İktidarın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu tutuklaması yalnızca CHP’yi değil toplumsal muhalefeti de harekete geçirdi.

CHP’nin başlattığı Saraçhane meydanındaki gece mitingleri partili olmayan toplum kesitlerinin de iştirakiyle her geçen gün daha da büyüdü, yüz binleri buldu, milyonu aştı.

İftar sonrası mitingleri Saraçhane ile sonlu kalmadı, Ankara ve İzmir başta olmak üzere bütün vilayetlere de yayıldı.

Gece mitinglerine CHP’lilerin yanı sıra DÜZGÜN Partililer, Zafer Partililer, Türkiye Personel Partililer, Komünist Partililer, DİSK başta olmak üzere sendikalar, meslek kuruluşları, bayan dernekleri, gençlik dernekleri, gençler, üniversite öğrencileri, emekliler, işsizler katıldılar.

İktidar, İmamoğlu’nu cezaevine gönderirken siyasi muhalefetle toplumsal muhalefeti bir ortaya getirerek kendine ağır bir darbe vurdu.

Olay, İmamoğlu’nun tutuklanmasına yansıyı aştı, iktidara karşı toplumsal bir muhalefet hareketine dönüştü.

İktidar kendi atağıyla devi uyandırdı.

Tutuklama kararının verilmesinden sonraki 7 gün, her gece meydanlara çıkan yüz binler yalnızca İmamoğlu’na takviye vermedi. Ekonomik krize, yüksek enflasyona, artan işsizliğe, adaletsizliğe, hukuksuzluğa, kamu kaynaklarının peşkeş çekilmesine, laiklik prensibinden ve demokrasiden uzaklaşılmasına büyük reaksiyon gösterdiler.

Erken seçim ve iktidar değişikliği taleplerini meydanlara taşıdılar.

Siyasal ve toplumsal muhalefetin birleşmesiyle büyüyen bu hareket Türkiye’de yeni bir süreç başlattı.

Devlet organlarını kullanarak, muhalif siyasetçileri, aydınları, gazetecileri, öğrencileri gözaltına alarak, tutuklayarak bu muhalefet dalgasını durdurmak mümkün değildir.

Yeni süreç artık gündemi muhalefetin belirlediği bir süreçtir.

Yaşını başını almış emekliler, personeller, işsizler, gençler, üniversite öğrencileri, bayanlar tıpkı anda meydanları dolduruyorsa iktidar kolluk güçlerine orantısız güç kullanarak bu toplumsal hareketin önüne geçemez.

Bugün iktidarın yaşadığı sorun budur.

Bu muhalefet hareketinin değerli istikameti CHP’nin Saraçhane’de başlattığı mitinglere halkın tabiatıyla katılmasıdır.

İktidar İmamoğlu’nu tutuklatarak ne yapmış oldu?

İmamoğlu’nu yalnızca CHP’nin değil toplumsal muhalefetin de cumhurbaşkanı adayı haline getirdi.

CHP tabanının birleşmesini sağladığı üzere başka tesirli muhalefet patileri olan İYİ Parti, Zafer Partisi, Demokrat Parti, Türkiye Personel Partisi ve Türkiye Komünist Partisi’ni bir ortaya getirdi.

CHP’de Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş ortasında yaratmayı hedeflediği çatışmayı yaratamadığı üzere tam tersine iki ismin dayanışmasını sağladı.

Zaten berbat giden ekonomiyi daha da aşağıya çekti.

Türkiye’yi sığınmacı ülkesine dönüştürdüğü için laiklik ve demokrasiden uzaklaşmasına sesi çıkmayan Avrupa Birliği’ni geç de olsa harekete geçirdi.

Avrupa kentlerinin belediye liderlerinin İmamoğlu’nu destekleyen görüntüler çekip yayımlamalarına neden oldu.

Üniversiteleri ve üniversite öğrencilerini harekete geçirip meydanlara çıkmalarına sebep oldu.

Öğretim üyelerinin cübbeleriyle yürüyüşe geçmelerini sağladı.

Gezi hareketinden sonra halkın tekrar meydanlara dolmasını, sokağa çıkmasına münasebet oluşturdu.

Özetle iktidar İmamoğlu’nu tutuklatarak kendi ömrünü kısalttı.