TGC Yönetim Kurulu, Adalet Bakanlığı’nın haberleri yalanlamasının kâfi olduğunu vurgulayarak gazetecilere gözaltı kararlarının haksız ve hukuksuz olduğunu belirtti.

Açıklamada, “Bu olayın gazetecileri gözaltına almak için yeni bir fırsat olarak kullanıldığı izlenimi doğmuştur” denildi. TGC, gazetecilik faaliyetlerinin kamu vicdanını yansıttığını ve toplumda adalet hissini zedeleyen durumların üstünü örtmeye yönelik haksız gözaltı kararlarının kabul edilemeyeceğini tabir etti.

Ayrıca, İstanbul’da 112 Acil Davet Merkezi çalışanlarıyla birlikte hareket ederek yenidoğan hastalarını özel hastanelere sevk eden 47 sanığın yargılandığı davanın birinci duruşmasının 18 Kasım 2024’te yapılacağı hatırlatıldı. Bu bağlamda, aralarında eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun hastanesinin de bulunduğu 10 hastanenin kapatıldığı bilgisi paylaşıldı.

Savcılığın bu haberlere yönelik “toplumda adalet hissini zedelemeyi amaçlamak” gibi bir argümanda bulunduğu tabir edildi.

TGC, gazetecilerin hür bırakılması daveti yaparak “Gazetecilik hata değildir. Basın ve kanıyı söz özgürlüğüne yönelik müdahalelerden vazgeçilmelidir” sözünü kullandı.

TGC’den gelen açıklamanın tamamı şöyle

İlk duruşması 18 Kasım 2024’de yapılacak olan bu hususla ilgili olarak Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’in misyondan alındığı argümanı haber olmuştu.

AA’nın haberine nazaran bu tezler nedeniyle Halktv.com.tr Yazı İşleri Müdürü Dinçer Gökçe’nin de ortalarında bulunduğu birtakım haber sitelerinin sorumlu yazı işleri müdürleri gözaltına alındı. Savcılık haberle ilgili paylaşımların ‘toplumda adalet hissini zedelemeyi amaçladığını, yargı ve devletin başka kurumlarını basın yayın yoluyla aşağıladığını’nı sav etti.

‘GAZETECİ HALKA VE GERÇEĞE KARŞI SORUMLUDUR’

Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne göre

‘Gazeteci, evvel halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoriteleri ve patronuna olan sorumluluklarından evvel gelir. Gazeteci, mağdurun, güçsüzün, fakirin, ötekileştirilenin ve sesini duyuramayanlarınz sesi olmakla yükümlüdür.’

Her fırsatta gazetecilerle yönelik haksız gözaltı kararlarıyla aslında toplumda adalet duygusu zedelenmektedir.

‘GAZETECİLİK KABAHAT DEĞİLDİR’

Bu tezle ilgili olarak Adalet Bakanlığı’nın savcının misyondan alınmadığına yönelik açıklaması internet sitelerinde yer almıştır.

Adalet Bakanlığı’nın haberleri tekzip etmesi yeterliyken gözaltı kararı, haksız ve hukuksuzdur. Bu olayın gazetecileri gözaltına almak için yeni bir fırsat olarak kullanıldığı izlenimini doğmuştur.
Meslektaşlarımız bir an evvel özgür bırakılmalıdır. Gazetecilik cürüm değildir. Basın ve kanıyı söz özgürlüğüne yönelik müdahalelerden vazgeçilmelidir.”