Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye temsilcisi yüksek minimum fiyat artırımını Türkiye’de gerçek bulmadıklarını ve enflasyonu etkileyeceğini söyledi. Akabinde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD seyahati sırasında önceliklerinin fiyat istikrarı olduğunu belirterek enflasyonu işaret etmişti. Geçtiğimiz hafta da Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, “Yüzde 25 artış enflasyon görünümüyle tutarlı” diyerek tartışmaların bu orana odaklanmasına sebep oldu.

BirGün’ün haberine nazaran taban fiyatta kıymet kaybı, sadece yılın birinci 9 ayında dahi iktisat idaresinin odaklandığı yüzde 25 oranını geride bıraktı.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı resmi enflasyon oranlarına nazaran minimum fiyat, yılbaşından bu yana yüzde 36,44 kıymet kaybetti. Taban fiyatın, 9 ayda uğradığı paha kaybı ise 6 bin 195 lira.

Asgari fiyatın paha kaybı, altın ve dolar ile yapılan karşılaştırmalarda da belirginleşiyor. TCMB’nin yıllık ortalama Cumhuriyet altını fiyatlarına nazaran 2003’te minimum fiyatın yıllık fiyatı 25 altına, 2005’te 31 altına denk geliyordu. 2023’te ise minimum fiyatla alınabilecek Cumhuriyet altını sayısı 11,8’e kadar geriledi.

Aynı hesaplamayla 2024’e bakıldığında ise toplamda sırf 9,95 altına kadar gerileyecek. Dolar kuruna nazaran yapılan hesaplamalarda da durum misal. Bu yılın başında, devrin kuruna nazaran yaklaşık 578 dolara denk gelen minimum fiyat, ekimde 388 dolara kadar düştü. Minimum fiyatlı, TL, altın ve dolar karşısında gelir kaybetti.