Yenidoğan bebeklere yapılan yersiz müdahale skandallarının sonu gelmiyor. Son skandalın adresi Gaziantep oldu.

42 günlük bebekken özel hastanede ameliyata alındığında kalbi duran, iç kanama geçiren ve kolu kırılan 8 yaşındaki Serra’nın ailesi, 6 yıldır sürdürdükleri hukuk çabasını istinafa taşıdı.

Dava sürecinde uzman raporları istendi lakin raporlardan biri tabipleri yüzde 14 kusurlu bulurken, başkası kusursuz buldu.

Olaydan sonra özel bölümdeki işinden ayrılıp senelerce kızının başında nöbet tutan Işık Damla Yüzbaşı, 8 yıldır yaşadıklarını Gazete Duvar’dan Ceren Deniz’e anlattı.

‘SAPASAĞLAM OLAN BEBEĞİM DAVUL ÜZERE ŞİŞMİŞTİ’

Serra’nın 2016’da girdiği 15 dakikalık kasık fıtığı ameliyatında komplikasyon geçirdiğini ve ameliyata giren hekimlerin ‘72 saat vefat riski var’ dediğini belirten anne Yüzbaşı, “Ameliyat esnasında cerrah ve anestezi hekimi birbirlerinin yakasına yapışmış. Ameliyattan çıkınca bize panikle durumu anlattılar, sonra sakinleştirmeye çalıştılar. Ağır bakıma girmek yasak olduğu halde ‘Gelin size bebeğinizi gösterelim’ dediler. Ameliyata sapasağlam getirdiğim bebeğim davul üzere şişmişti” dedi.

Bebeğinin kolunun kırık olduğunu hastane polisinden öğrendiklerini anlatan Yüzbaşı, şunları söyledi:

‘KIZIMIN HAYATINA KARŞILIK, İKAZ MI ADALET?’

Antep Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’ne de hastane ile ilgili şikayet başvurusu yaptıklarını söz eden Yüzbaşı, “Bir hastane kanunlara uymuyor, evrakları ortadan kaldırıyor, arşivlemiyor ve biz bu durumu dokümanlarıyla Vilayet Sıhhat Müdürlüğü’ne iletiyoruz. Müdürlük ise hastaneye yalnızca ihtar cezası vermekle yetiniyor, diğer hiçbir şey yapmıyor. Benim kızımın hayatına karşılık, kolay bir ihtar cezası mı adalet? Bu süreçte kurumlar adeta suça ortak oldu. Halbuki mahkemede ortaya çıkan bütün ayrıntılara İl Sağlık Müdürlüğü de ulaşabilirdi. Biz bebeklerimizi özel hastanelerde kar ve rant hırsıyla öldürsünler diye doğurmadık. Yenidoğan Çetesi’nin öldürdüğü bebeklere canı yanan herkes, davamıza dayanak olsun.” dedi.

Şu anda 8 yaşında olan kızının üzerinde hala bu ağır sürecin tesirlerinin olduğunu belirten Işık Damla Yüzbaşı, “Kızım şu an ilkokul ikinci sınıf öğrencisi. Yaşıtlarından 20 santimetre kısa ve 8 kilo eksik. Onlarca ameliyatın öncesi ve sonrası antibiyotik kullanmak zorunda kaldık. Kalp büyümesi var. Gelişim olarak arkadaşlarından çok çok geride kaldı. Gırtlağında fizikî olarak bir kalıntısı var. Boğazında boğum formunda duran bir iz kaldı. Estetik gerekiyor. Okulda arkadaşları, ‘Serra boğazına ne oldu’ dediğinde, kardeşine dönüp, ‘Sen söyle’ diyormuş. İçten içe çok etkileniyor bu yaşadıklarından. İçerleyip üzülüyor” diye konuştu.